Alternatif Bank Genel Müdürü Kaan Gür: “19 trilyon dolara ulaşan dünya ticaretinden, Türkiye olarak yaklaşık %1’e ulaşan payımızı daha fazla artırmamız mümkün. Bunun için ihracatta donanım kazanmamız ve yeni pazarlara ulaşmamız gerekiyor. Biz bu fırsatları desteklemek istiyoruz.

Alternatif Bank olarak son iki yılda ihracatın finansmanında 4 buçuk kattan fazla büyüme göstererek 675 milyon dolarlık kredi hacmine ulaştık ama bununla yetinmiyoruz, daha fazlasına talibiz.”

Alternatif Bank Genel Müdürü Kaan Gür, ihracatçı firmalara sundukları hizmetleri 7 Ağustos Çarşamba günü Grand Hyatt’da gerçekleştirdiği toplantıda paylaştı. Kaan Gür, dünya ticaretinden alınan payı artırmada ve cari açığı azaltmada çok kritik bir noktada olan ihracat alanında, Türkiye’nin taşıdığı potansiyeli, gelişim alanlarını, potansiyel pazarlara dönük püf noktalarını değerlendirdi. Alternatif Bank Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Şimşek’in de katıldığı toplantıda, Bankanın ‘danışman bankacılık’ anlayışıyla ihracatçılara sunduğu finansal desteklerin yanında devreye aldığı Dış Ticaret Danışman Hattı, Dış Ticaret Eğitim Seminerleri hakkında detaylı bilgiler aktarıldı.

Toplantıda Alternatif Bank Genel Müdürü Kaan Gür “İhracatımız son yıllarda istikrarlı bir büyüme trendi yakaladı. 2018 yılında 168 milyar dolar olarak gerçekleşen ihracatımızın, bu yıl sonunda 180 milyar doların üzerine çıkması hedefleniyor. İhracatımızdaki olumlu gidişata rağmen dünya ticaretindeki payımıza baktığımızda son üç yılda durağan bir görünüm çizdiğimiz ortaya çıkıyor. Bu da mevcut ürün gamımızı geliştirmemiz ve ihraç ürünlerimizde donanım kazanmamız gerektiğini gösteriyor. Dünya ticaretinin 2019’da potansiyelinin 19,6 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Ticaret savaşlarının, ülkelerin ithalata karşı getirdiği korumacı yaklaşımların ve küresel durağanlaşmanın bir sonucu olarak küresel ticaretin büyümesinin sınırlanacağını öngörüyoruz. Bu da daha nitelikli, yeri doldurulamaz mal üretimi gereğini bir kez daha gündemimize taşıyor.” dedi

Kaan Gür sözlerine şöyle devam etti: “Son zamanlarda gelişmiş ülkeler için daha sık dile getirilmeye başlanan resesyon tartışmaları ülkemizin yeni ihracat pazarlarına odaklanması konusunu daha da önemli hale getiriyor. Bu açıdan Orta Avrupa ve Balkan ülkeleri, sahra-altı ülkeleri, Asya Pasifik ve Orta Amerika’nın yeni pazarlar olarak önem kazanacağını düşünüyoruz.

İhracatımız İsviçre, Libya ve Katar’da hızla artıyor. İhracatımızda Avrupa’nın yeri oldukça önemli olup, toplam ihracatımızın yarıdan fazlasını bu bölgeye yapıyoruz. İhracatımızın en hızlı büyüdüğü ülkelere baktığımızda da İsviçre ve Libya’yla birlikte Katar’ın ilk üçte olması bizi ayrıca mutlu ediyor. Zira Katar’la yapılan ticaretin artırılması için Türk ihracatçıların desteklenmesi uzmanlığımızın yoğun olduğu konular arasında gelirken, iki ülke arasında köprü olmaya büyük önem veriyoruz. Ülkemizin Katar’a olan ihracatı son 8 yılda 7 kat arttı ve 2018 yılında 1,1 milyar dolarla zirve yaptı. Son zamanlarda yaşanan jeopolitik gelişmeler ve dünya kupasına yönelik yatırımlar Katar’ın ticaretini etkiledi. Bu tip gelişmeleri yakından izleyecek ve aksiyona çevirecek bir zemin oluşturmamız gerekiyor. Ancak Türkiye’nin Katar’ın ithalatındaki payı bunca gelişmeye rağmen %3 civarında. Daha iyi olabiliriz. Önemli olan zamanında aksiyon alarak, ihtiyaçları tespit edip üretimi bu yönde desteklerken, değer yaratacak bir şekilde pazara penetrasyonu sağlamak. Banka olarak böyle bir yapının kurulmasında paydaş kuruluş olmayı önemsiyoruz.

Alternatif Bank olarak iki yıl önce Bankamızda bulunan ihracat taahhütlü kredilerin ortalama büyüklüğü 147 milyon dolarken, 2019 yılında 4 buçuk kattan farzla artış göstererek 675 milyon dolara ulaştı. İhracatçı firmalarımızın finansmana erişmelerinin yanı sıra potansiyel pazarlarda varlık gösterebilmeleri için bilgiye olan ihtiyaçları da ortada...

Her pazarın dinamiklerine hakim olmaları, uygun ürün ve hizmet geliştirmeleri son derece önemli. Zira mevcut durumda kilogram başına ihracatımız 2 doların üzerine çıkamıyor. Bu amaca hizmet edecek adımlara, yani araştırma, envanter çalışması, yatırım, kalifiye insan gücüne destek gibi, orta ve uzun vadeli stratejik hedeflemelere katkı vermeye hazırız.“

Alternatif Bank Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Şimşek ise Alternatif Bank’ın ihracat alanında sunduğu hizmetler hakkında şu bilgileri verdi. “Banka olarak, ihracatçılarımıza ihtiyaçlarına göre hem finansal kaynaklar hem de bilgiyle donanmaları için destek sağlıyoruz. TİM ve bünyesindeki ihracatçı birlikleriyle yaptığımız protokoller çerçevesinde, ihracatçılarımıza uygun koşul ve fiyatlarda finansman ve bankacılık hizmetleri sunuyoruz. TİM üyesi müşterilerimiz ve grup firmalarına bugüne kadar toplamda 6,1 milyar TL kredi sağlayarak, çalışma büyüklüğünü de 8 milyar TL’nin üzerine çıkardık. Bu yıl, TİM üyesi müşterilerimize ayıracağımız 200 milyon dolar kaynakla çalışma büyüklüğünü daha da ileriye taşımayı hedefliyoruz. Ayrıca ihracatçı firmalar arasında kadın girişimcilere özel ayrıcalıklarımız bulunuyor. Bankamızın fonlarından belirli bir kısmını onlar için ayırdık. Bu kapsamda kredi dışındaki diğer bankacılık ürünlerinde kadın girişimcilerimize masrafsız ve avantajlı fiyatlama sunuyor, özel işyeri sigortası, hayat sigortasında özel teminat gibi hizmetler veriyoruz.

İhracatçılarımızın ihtiyaçlarına baktığımızda bilgiyle donanmalarının ne kadar önemli olduğunu gördük. İhracatı geliştirmek için Türkiye’nin sadece büyük şehirlerinde değil, dört bir yanında fırsat var, doğru bilgilendirme ise önemli fırsatlara kapı açıyor. Alternatif Bank olarak, ‘danışman bankacılık’ anlayışımızla basiretli ticaret yapan firmaların ihracat hamlelerinde de destek olabilecek birikime sahibiz ve bu birikimi müşterimiz olsun veya olmasın bize başvuran tüm kurumlara sunmayı bir görev biliyoruz. Bu bakışla konunun finansal boyutunun ötesinde işinde uzman olan kadromuzun bilgisini ve deneyimini ihracatçılarımızın kullanımına açtık. İhracatçılara gereksinim duydukları mevzuat, teknik destek vb. konularda bilgi vermek için ‘Dış Ticaret Danışman Hattı’ kurduk. Tüm ihracatçılarımız 444 00 55 no’lu çağrı merkezimizi arayarak ihracat süreçleriyle ilgili konularda uzmanlarımızla direkt görüşerek destek alabiliyor.

Bunun dışında yine ihracatçı birlikleriyle veya şubelerimiz nezdinde ‘Dış Ticaret Eğitim Seminerlerine’ başladık. Bu seminerlerde işin teknik tarafıyla birlikte karşılaşılabilecek risklerin neler olduğunu, ticarette hangi tarafın hangi aşamada ne gibi riskleri aldığını ve bu riskleri nasıl minimize edebileceklerini anlatıyoruz. Sadece dış ticaret değil, aynı zamanda dış ticaret kaynaklı kur risklerinin ne olduğunu ve nasıl korunabileceklerini de örnekliyoruz. Özellikle bulunduğumuz konjonktürde bu konuda ciddi bir bilgi açığı olduğunu gördüğümüzden riski ve çözümleri bankacı gözüyle yoğun bir şekilde irdeliyoruz. Bugüne kadar İstanbul, Konya ve Mersin’de yaklaşık 100 firma çalışanı bu eğitimlere katıldı. Hedefimiz bu yıl içinde başta Manisa, Adana, Kayseri ve İzmir olmak üzere toplam 10 ilde bu eğitimleri sürdürmek.

Bunlara ek olarak, dış ticaret müşterilerimizin operasyonlarını kolaylaştıracak ürün ve hizmetlerimizi de geliştirmeye devam ediyoruz. Eylül ayı itibarıyla ihracatta e-Teminat Mektubu’na geçiliyor. Biz de sadeleşen ve hızlanan bürokratik süreçlere paralel olarak e-Teminat Mektubu alt yapımızı kurduk ve çalışır hale getirdik. Buna ek olarak Katar ile Türkiye arasında 60 saniyede TL para transferi, SMS ile gümrük vergisi ödeme, yabancı para toplu ödeme gibi ürün ve hizmetlerle müşterilerimizi desteklemeye devam edeceğiz.”